AIDS, Artık Bildiğimiz AIDS Değil!

AIDS hastalığının son periyottaki ilaç alanındaki gelişmelerle çehre değiştirdiğinin altını çizen VM Medical Park Gebze Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Erdem Gürel, “AIDS tedavisinde vakit ve teknoloji ilerledikçe, günde 10-15 adet hap kullanımı yalnızca 1 adet hap alımına kadar azalmıştır. Günlük bir hap ile artık bu hastalığın önüne geçilebilmesi, ilaç kullanıldığı sürece onu ölümcül olmaktan çıkarıp yüksek tansiyon ve şeker hastalığı üzere kronik bir hale gelmesini sağlamıştır” dedi.

VM Medical Park Gebze Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Erdem Gürel, son periyotta yeni gelişmelerin olduğu AIDS hastalığı hakkında merak edilenlerden bahsetti.

KRONİK BİR HALE GELDİ

Halk ortasında AIDS olarak bilinen HIV’in, tedavideki son gelişmelerle artık ölümcül bir hastalık olmaktan çıkıp neredeyse kronik bir hastalığa dönüştüğünü belirten VM Medical Park Gebze Hastanesi’nden Enfeksiyon Hastalıkları ve Mikrobiyoloji Uzmanı Dr. Mehmet Erdem Gürel, “AIDS, ağızdan ilaç kullanımı ile denetim altına alınabilmektedir. Hastalığın meydana çıkışından kısa bir mühlet sonra çeşitli ilaçlar kullanılmaya başlanmıştır. Vakit ve teknoloji ilerledikçe günde 10-15 adet hap kullanımı yalnızca 1 adet hap alımına kadar azalmıştır. Günlük bir hap ile artık bu hastalığın önüne geçilebilmesi, ilaç kullanıldığı sürece onu ölümcül olmaktan çıkarıp yüksek tansiyon ve şeker hastalığı üzere kronik bir hale gelmesini sağlamıştır” ifadelerini kullandı.

 TÜRKİYE’DE HIV TAŞIYAN 40 BİN KİŞİ VAR

Hastalığın tarifini yapan Uzm. Dr. Gürel, “Türkçesi Edinsel İmmün Yetmezlik Sendromu olan AIDS, H(Human)  I(Immunodeficiency)  V(Virüs)ünün yaptığı hastalığın ismidir. 1981 yılında birinci defa tanımlanmıştır. 2024 yılı itibariyle dünyada bu virüsle enfekte olarak yaşayan 40 milyon insan bulunmaktadır. Türkiye’deki resmi sayı ise yaklaşık 40 bin kişidir” diye konuştu.

GECE TERLEMESİ VE ATEŞ GÖRÜLÜR

Belirtilerden bahseden Uzm. Dr. Gürel, “Virüs vücuda girdikten sonra belirti vermesi için geçen müddet birkaç gün ile 2-4 hafta ortasında değişebilir. Bu müddet sonunda akut HIV enfeksiyonu belirtileri denilen ateş, gece terlemesi, döküntü, baş ağrısı, halsizlik, yorgunluk, iştahsızlık, kilo kaybı, lenf bezi büyümesi, eklem ve kas ağrısı ve en değerlisi cinsel organlarda ağrılı yaralar (ülserasyonlar) yapar. Bu belirtiler görülmeden hafif, grip gibisi bir tablo olarak da atlatılabilir. Sonrasında belirtisiz (asemptomatik) devir başlar. Bu süreçte hastada rastgele bir şikâyet olmadığı için etrafına bulaştırabilir. 10-15 sene sürebilen bu periyodun sonunda evvel bağışıklık sisteminin zayıflaması ile enfeksiyon ve kanserlerin görüldüğü AIDS devri ve sonra da ileri / son devir HIV hastalığı oluşur” dedi.

BÖCEK VE SİNEK SOKMASIYLA BULAŞMAZ

Bulaşma yollarından bahseden Uzm. Dr. Gürel, “HIV en çok korunmasız cinsel münasebet ve kan yolu ile bulaşır. Bunun dışında, gebe bayanlardan bebeklerine, damardan uyuşturucu kullananlarda ortak iğne kullanımı ile sıhhat çalışanlarında tıbbi kesici ve delici yaralanmalar da bulaş yollarındandır. Toplumsal ömürde ise tokalaşma, sarılma, tıpkı tabak, kaşık, bardak, çatalın kullanımı, yüzme havuzu, banyo, tuvalet, böcek ve sinek sokmaları vb. ile bulaşmaz” açıklamasında bulundu.

TANI KONMA SÜRECİ 

Tanının, kan testi ile konulduğunu söyleyen Uzm. Dr. Gürel, “Şüpheli bir cinsel alakadan en erken 7-10 gün sonra, en süratli sonuç veren HIV RNA testi yapılabilir. Ondan sonra 4. jenerasyon testler ile 15-25 gün ortası ve Anti HIV testleriyle de 45. günde kesin teşhis koyulabilir. Hastanın kendisine bulaş olduğundan kuşkusu varsa ve/veya belirtileri bulunuyorsa doktora başvurup kan tetkiki yaptırması gereklidir” dedi.

KUAFÖRLERDE DİKKAT EDİN

Partnerin durumu bilinmiyorsa korunmalı cinsel alakanın ehemmiyetinden bahseden Uzm. Dr. Gürel, “Kan ile bulaş olabilecek manikür, pedikür, kesici traş materyalleri, berberlerde kullanılan kan taşları, dövme yapılmasında kullanılan aletlerin vb. durumu kesinlikle sorgulanmalıdır. Hamile hastalar ise bebeğe bulaşın önlenmesi için kesinlikle hekimlerine mevzu hakkında bilgi vermelidir. Sıhhat çalışanı kesici delici alet kullanımında dikkatli olmalıdır” dedi.

TEDAVİ SEÇENEKLERİ

Tedavi yollarını anlatan Uzm. Dr. Gürel, “AIDS, ağızdan ilaç kullanımı ile denetim altına alınabilmektedir. Hastalığın meydana çıkışından kısa bir mühlet sonra çeşitli ilaçlar kullanılmaya başlanmıştır. Vakit ve teknoloji ilerledikçe günde 10-15 adet hap kullanımı yalnızca 1 adet hap alımına kadar azalmıştır. Günlük bir hap ile artık bu hastalığın önüne geçilebilmesi, ilaç kullanıldığı sürece onu ölümcül olmaktan çıkarıp yüksek tansiyon ve şeker hastalığı üzere kronik bir hale gelmesini sağlamıştır” dedi.

GELECEKTE BÜSBÜTÜN ORTADAN KALKABİLİR

Yeni çalışmalarda umut olduğunu lisana getiren Uzm. Dr. Gürel, “Senede sadece 2 defa iğne ile tedaviye devam edilebilecek ilaçların 2025 yılı başında yeni çalışmaları yayınlanmıştır.   Tıpkı ilaçların senede bir kere yapılması, hasta olmayan şahıslara bulaşı da önleyebilmektedir. Bunlar üzere yeni ilaçlar ve aşı çalışmalarıyla ileride bu hastalığın büsbütün ortadan kalkması mümkün olabilecektir” sözlerini kullandı.

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı