Günümüzün en önemli sıhhat sorunlarından biri olan kanser, tüm dünyada süratle yayılmaya devam ediyor. İstatistikler, giderek artan sayıda insanın hayatı boyunca kansere yakalanma riski taşıdığını gösteriyor. Bu telaş verici gerçek, sadece bireyleri değil, toplumları ve sıhhat sistemlerini derinden etkiliyor. Lakin bu güçlü tabloya karşın; erken teşhis, korunma metotları ve şuurlu yaklaşımlar sayesinde kanserle çabada umut ışığının her zamankinden daha güçlü olduğu ifade ediliyor. Memorial Ankara Hastanesi Radyasyon Onkolojisi Bölümü’nden Prof. Dr. Müge Akmansu, “1-7 Nisan Kanser Haftası”da kanser konusunda kıymetli açıklamalarda bulundu.         

Erkeklerde prostat ve akciğer, bayanlarda göğüs kanserine dikkat!

Dünya istatistiklerine bakıldığında erkeklerde prostat ve akciğer, bayanlarda ise göğüs kanserine en sık oranda rastlanmaktadır. Dünyada 80 yaşına gelen her 8 bayandan birinde göğüs kanseri görülmektedir, bu nedenle bayanların sistemli olarak her ay kendi göğüs muayenesini yapmaları gerekmektedir. Kanser cinslerinin erken teşhis edilmesi, hastalığın tedavisinde büyük kıymet taşımaktadır. Bu nedenle sistemli olarak sıhhat denetimi yaptırmak ve belirtileri ciddiye almak hayat kurtarıcı olmaktadır.

Ciddiye alınması gereken belirtiler 

• Cilt altında ele gelen yumru yahut kitle
• İstek dışı kilo kaybetmek yahut kilo almak
• Cilt renginde meydana gelen değişiklikler yahut kızarıklık 
• Boşaltım alışkanlıklarında değişiklikler meydana gelmesi
• Geçmeyen öksürük
• Nefes almada zahmet çekmek
• Nedensiz ve sık görülen kas yahut eklem ağrıları
• Nedensiz görülen kanama yahut morarmalar 

Risk faktörlerini değiştirmenin 6 kuralı 

1. Sigara içmemek
2. Alkol almamak ya da ölçüsünü azaltmak
3. Enfeksiyonlardan korunmak
4. Sağlıklı beslenmek
5. Kanserin erken belirti ve bulgularını bilmek
6. Kanser riskini bilmek ve kanser tarama programlarına girmek 

Kanser hücreleri bağışıklık sistemi ile yok ediliyor

Tümör tiplerine nazaran kanser tedavileri değişiklik göstermektedir. En çok kullanılan tedavi usulleri; cerrahi, radyoterapi ve sistemik tedavilerdir. Sistemik tedavilerden biri olan immünoterapi, kişinin kendi bağışıklık sistemi ile tümörü yenmeyi gayeler. Bu formül, kanser hücrelerinin tanınmasını ve bedenin bağışıklık sistemi tarafından yok edilmesini kolaylaştırmaktadır. Öteki sistemik tedaviler ortasında; hormon tedavisi ve kemoterapi bulunmaktadır. Birtakım durumlarda hem cerrahi hem radyoterapi hem sistemik tedavi formülünü kullanmak gerekebilir. Fakat kanser erken evrede ise yalnızca bir tedavi prosedürüyle de tedavi başarılı halde tamamlanabilmektedir. Bilhassa prostat ve baş-boyun tümörlerinde erken evrede tek tedavi formülüyle olumlu sonuçlar elde edilmektedir. Şayet kanser erken evrede yakalanırsa, tümörü gelişen tekniklerle büsbütün temizleyerek kişiyi sıhhatine kavuşturmak mümkün olabilmektedir.

Robotik cerrahi yolla hasar azalıyor, düzgünleşme hızlanıyor

Kanserli dokuların cerrahi olarak çıkarılması için robotik teknolojinin kullanıldığı bir usul olan robotik cerrahi sayesinde, hücrede oluşacak hasar en aza indirgenmekte ve düzgünleşme süreci hızlandırılmaktadır. Radyasyon onkolojisinde ise gelişen teknoloji sayesinde nefes denetimi yapılmakta ve bu prosedürle birlikte göğüs ışınlaması sırasında akciğerler, kalp ve olağan dokular daha yeterli korunmaktadır. Ayrıyeten ışınların hakikat noktalara verilip verilmediği tedavi müddetince denetim edilebilmektedir.

Yeni tedavi teknikleri kanser tedavisi için umut verici seçenekler olmakla birlikte, kanserin erken evrede yakalanabilirse, korkutucu ve ölümcül bir hastalık yerine, diyabet ve kalp hastalıkları üzere kronikleşen bir hastalığa dönüşebileceğini göstermektedir.